PRP

PRP (platelet rich plasma), platelet (trombosit) hücrelerinden zengin plazma demektir. Cilt yenilenmesini gerektiren sarkma, kırışıklık, cilt çatlakları iz, akne izi ve saç tedavilerinde PRP tek başına veya cildi yenileyen diğer yöntemlerle bir arada kullanılabilir.

PRP tedavisinde kişiden kan alınarak özel tüplere konulur. Özel tüpler yüksek hızda dönen santrifüj cihazına konulur. Kişiden alınan kandan elde edilen plazma pıhtı hücrelerinden ve büyüme faktörlerinden en zengin kısımdır. PRP tedavisinde elde edilen plazma ciltte sorunlu bölgede minik iğneler yardımı ile uygulanır.

PRP tedavisi 2-4 hafta aralıklarla yapılır. Ailesinde kanser öyküsü bulunanlara, kan sulandırıcı ilaç kullananlara, kan hastalığı olanlara, otoimmun hastalığı olanlara, uygulama yapılacak bölgede enfeksiyon ve iltihap olanlara, hamilelere ve emzirenlere uygulama yapılmaz.

PRP tedavisinin sonuçları ikinci veya üçüncü seanstan sonra ortaya çıkar. PRP tedavisi yapıldıktan sonra ciltte sıkılaşma ve sarkmada azalma, kırışıklıklarda hafifleme, ciltteki lekelerde aydınlanma, cilt renginde parlaklık ve izlerde azalma meydana gelir. Saçlı deriye yapılan uygulamalardan sonra saç kalınlığında artış ve seyrek görülen alanlarda yoğunlaşma görülür. PRP tedavisi tamamen kişiye özel olduğundan dolayı herhangi bir yan etki beklenmez. Alerji riski düşüktür. PRP uygulaması sonrasında kişi normal hayatına devam edebilir. Bazı durumlarda uygulamada kullanılan iğnelere bağlı olarak küçük ve geçici morluklar, kızarıklıklar oluşabilir. İşlemden sonra buz kompresi uygulamak bu yan etkiyi hafifletir.

PRP lazer, radyofrekans, ışık tedavileri ve mezoterapi gibi yöntemlerle bir arada uygulanabilir. Bu tür işlemlerden sonra PRP’nin serum şeklinde kullanımı bu yöntemlerin etkinliğini arttırarak, iyileşme sürelerini kısaltılabilmektedir.